KVKK açık rıza geri alınır mı ?

Sevval

New member
KVKK Açık Rıza Geri Alınır Mı?

Herkese merhaba! Bir konu var ki, özellikle dijital çağda hepimizin sıkça duyduğu, ama bazen tam olarak ne anlama geldiğinden emin olamadığımız bir kavram: KVKK ve açık rıza. Her geçen gün, kişisel verilerin toplandığı ve işlendiği daha fazla platform ve sistemle karşılaşıyoruz. Peki, tüm bu veri paylaşımlarında "açık rıza" verdiğimizde gerçekten ne oluyor? En önemlisi, bu rızayı geri alma hakkımız var mı?

Hadi, bu soruyu derinlemesine ele alalım ve günümüz dünyasında verilerimizin nasıl şekillendiği, korunması gerektiği, hatta geri alınması gerektiği üzerine birlikte kafa yoralım. Benim deneyimime göre, bu konuda biraz kafa karışıklığı var ve doğru bilgiye sahip olmak, gerçekten her bireyin hakkıdır.

KVKK ve Açık Rıza: Ne Anlama Geliyor?

Öncelikle, KVKK (Kişisel Verilerin Korunması Kanunu) nedir? Türkiye'de 2016 yılında yürürlüğe giren bu kanun, kişisel verilerin işlenmesi ve korunması konusunda temel düzenlemeleri getiriyor. Bu kanun, bireylerin verilerini toplarken ve işlerken onlardan "açık rıza" almayı zorunlu kılıyor. Yani, kişisel verilerinizi bir platform veya şirket toplarken, size açıkça ne tür bilgilerin toplanacağı, nasıl kullanılacağı ve ne amaçla işleneceği hakkında bilgi verilmesi ve sizin de bu süreçlere rıza göstermiş olmanız gerekiyor.

Açık rıza, çok basit bir şekilde, kişisel verilerinizin toplanmasına onay verdiğiniz anlamına gelir. Ancak burada önemli bir detay var: Bu rıza, "özgür irade ile, bilgilendirilmiş bir şekilde ve açıkça" verilmelidir. Yani, rızanızın tamamen sizin kontrolünüzde olması gerekir. Bu durum, özellikle sosyal medya platformları veya online alışveriş siteleri için çok önemli bir konu haline gelmiş durumda.

Peki, bir kez bu rızayı verdik, peki sonra ne olacak? Geri alabilir miyiz?

Açık Rıza Geri Alınabilir Mi?

İşte asıl ilgi çekici konu burada başlıyor: KVKK'ya göre, verdiğiniz açık rızayı her an geri alma hakkına sahipsiniz. Yani, bir şirkete kişisel verilerinizi paylaşmak için onay verdiğinizde, bir noktada bu izni geri alabilirsiniz. Bu, oldukça önemli bir hak çünkü günümüzde verilerimizin ne kadar değeri olduğunu herkes biliyor ve yanlış kullanıldığında ciddi sonuçlar doğurabiliyor.

Ancak, bu rızanın geri alınması durumunda, verilerinizin ne olacağı ve nasıl bir süreç işlediği konusunda önemli bazı sorular gündeme geliyor. Mesela, bir e-ticaret sitesine kredi kartı bilgilerinizle birlikte kişisel verilerinizi verdiniz ve ardından bu rızanızı geri aldınız. Bu durumda, o site sizden topladığı verileri silmek zorunda mı? Yasal olarak bunun cevabı kesin: Evet, rızayı geri aldığınızda, o verilerinizin silinmesi gerekir. Ancak pratikte, bu her zaman bu kadar basit olmuyor.

Peki, burada başka bir soru doğuyor: Hangi veriler silinebilir ve hangileri silinemez?

Veri Silme ve Depolama: Hangi Veriler Geri Alınamaz?

Verdiğiniz rızayı geri almanız, tüm verilerinizin otomatik olarak silineceği anlamına gelmez. Çünkü KVKK, bazı durumlarda, örneğin sözleşmesel yükümlülükler ya da yasal düzenlemeler gereği bazı verilerin saklanmasını isteyebilir. Örneğin, bir alışveriş sitesine verdiğiniz adres bilgisi, geri alınsa bile, işlem tamamlandıktan sonra 10 yıl boyunca saklanabilir çünkü Türk Ticaret Kanunu’na göre bazı ticari verilerin belirli bir süreyle saklanması gerekir.

Buradaki ince nokta, verinin ne amaçla toplandığı ve ne süreyle saklanması gerektiği. Eğer veriler, yalnızca pazarlama amacıyla toplanıyorsa ve sizin rızanızı geri almanız halinde bir sözleşmesel yükümlülük yoksa, bu verilerin silinmesi gerekmektedir. Ancak, finansal işlemler veya vergi ile ilgili veriler söz konusuysa, bu verilerin saklanma zorunluluğu olabilir.

Bu noktada erkeklerin stratejik bakış açılarını ele alalım. Genelde daha çözüm odaklı düşünme eğiliminde oldukları için, "Verdiğim rızayı geri almak ne kadar işime yarar, geri alacağım veriler ne kadar önemli?" gibi soruları öne çıkarabilirler. Kadınlar ise, genellikle topluluk ve empati odaklı yaklaşımlarıyla, kişisel verilerin korunması meselesinde daha çok kişisel güvenlik ve mahremiyetin ön planda olduğunu vurgulayabilirler. Her iki bakış açısı da bu konuyu farklı açılardan görmemizi sağlıyor.

KVKK'nın Geleceği ve Kişisel Verilerin Korunması

Açık rızanın geri alınabilmesi, dijital dünyada mahremiyetin korunması için önemli bir adım. Ancak bu, sadece Türkiye için değil, dünya çapında bir konu. Avrupa’da GDPR (Genel Veri Koruma Yönetmeliği) gibi yasalar, kullanıcıların verileri üzerinde daha fazla hakka sahip olmasını sağlıyor. Türkiye'deki KVKK da bu yönde bir ilerleme kaydetmiş olsa da, dijital alandaki büyük veri akışı göz önüne alındığında, kişisel verilerin nasıl korunacağı konusunda hala bazı boşluklar bulunuyor.

Gelecekte, teknolojinin hızla gelişmesi ve insanların verilerini toplama biçimlerinin çeşitlenmesiyle birlikte, kişisel veri güvenliği daha da karmaşık hale gelebilir. Bu noktada, KVKK gibi düzenlemelerin daha dinamik hale gelmesi, yani daha hızlı bir şekilde değişen teknolojiye ayak uydurması gerekecek.

Sonuç olarak, açık rızayı geri almanın yasal bir hak olduğunu bilmek önemli. Ancak geri alındıktan sonra verilerinizin nasıl işlendiği ve silindiği konusundaki belirsizlikler, dijital dünyada kişisel güvenliğimiz için hala bir tehdit oluşturuyor.

Peki sizce, dijital dünyada kişisel verilerimiz tamamen güvende mi? KVKK ve GDPR gibi yasalar, teknolojinin hızına ayak uydurabilecek mi? Yorumlarınızı merakla bekliyorum.